![]()
Psikolog Ekin Cansın Sofracıoğlu
cansin.sofracioglu@gmail.com
KADINA ŞİDDET ve ETKİLERİ
03/12/2019 Şiddetin birçok çeşidi var. Fiziksel, psikolojik,
ekonomik, cinsel, kadına yönelik, çocuğa yönelik, hayvana şiddet, erkeğe
şiddet. Bu yazı ise, en güncel toplum sorunlarından biri olan kadına şiddetle
ilgili. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ/WHO), “sonucunda yaralanma, ölüm, psikolojik
hasar, gelişimi bozma gibi zararlar veren ya da verme potansiyeli olan şekilde
başka biri, gruba, ya da topluma karşı fiziksel gücün bilinçli ve kasıtlı kullanımı”
şeklinde tanımladığı şiddeti 1961 yılında büyük bir toplum sağlığı sorunu
olarak kabul etmiştir. Toplumun ve ülkemizin de büyük sorunlarından biri olan
ve hatta çocuk henüz doğmadan erkek olmasını ummakla başlayan kadına şiddeti
ise şöyle tanımlamıştır: “Sonucunda yaralanma, ölüm, psikolojik hasar, gelişimi
bozma gibi zararlar veren ya da verme potansiyeli olan şekilde başka biri,
gruba, ya da topluma karşı fiziksel gücün bilinçli ve kasıtlı kullanımı”. Sözel saldırganlığın ortaya çıkma nedenleri kontrol
ihtiyacı, kıskançlık, gücü kötüye kullanma vb. iken fiziksel saldırganlık
nedenleri ise çocukken istismar edilmiş olmak (saldırganlığı yaşayarak/görerek
öğrenmek), şiddeti bir kontrol yöntemi olarak benimsemek, aşırı alkol/madde
kullanımı gösterilebilir. Kişilik bozukluğu, azalmış benlik saygısı, saldırgan
kişilik özellikleri gibi durumlar da aşırı saldırganlığın ortaya çıkmasına
neden olabilmektedir. Şiddete eğilimi olan erkeklerin genel özelliklerinden
şöyle bahsedebiliriz: · Şiddet
ve istismarın bulunduğu bir ailede büyüme, · Düşük
benlik saygısı, · Terkedilme,
kayıplar, bağımlılık, güven ve güvenlik duygusunda azalma, · Engellendiği
durumlara karşı tolerans gösterememe veya düşük tolerans, · Empati
yeteneğinde zayıflık veya hiç olmaması, · Kendini
“özel” biri olarak görme ve buna bağlı olarak özel ilgi görmesi gerektiğini
düşünme, · Kıskançlık
ve cinsiyet rollerinde katı görüşler. Şiddetin sıklığı, şekli ve boyutu herkesi farklı
şekilde etkilerken dolayısıyla değişik patolojilere de yol açmaktadır. Şiddet
görmek bir travmadır ve şiddet gören
birey ruhsal travmatik rahatsızlıklar yaşar. Bu rahatsızlıklara ilk örnek Akut Stres Bozukluğudur. Kişinin
travmatik bir olayla karşılaşmasının ardından en fazla dört hafta içerisinde
travma sonrası tepkiler ortaya çıkar. Bu tepkiler aşırı korku, dehşete düşme ve
çaresizlik şeklindedir. Travma sebebi olay sırasında dissosiyatif belirtiler
görülebilir. Ayrıca olayın anılarından kaçınma da belirgindir. Akut Stres
Bozukluğunun, şiddete ilk kez uğrayanlarda görülmesi çok sıktır. Şiddetin
biçimi, süresi ve sıklığı, akut stresin
travma sonrası stres bozukluğuna dönüşmesine yol açabilir. Travma
sonrası stres bozukluğu ise aşırı strese neden olan
travmatik yaşantıdan sonra görülen yoğun belirtileri tanımlar. Kişide belirgin
olarak aşırı korku, dehşet ve çaresizlik vardır. Travmatik düşünceler kafada
sürekli tekrarlanır ve olay tekrar tekrar yaşanıyormuş gibi hissedilir. Travmatik
olayı hatırlatan yerden, insandan, vs. kaçınma vardır. Bu kaçınma tutumu,
travmaya maruz kalan kişinin sosyal ilişkilerini bozabilir, işlerinde ve
evliliklerinde problem yaşamalarına neden olabilir. Belirtiler terapi ve tedavi
ile iyileşebilse de ikinci bir yaralanma, tekrar ortaya çıkmalarına yol
açabilir. Çocukluk çağında yineleyici travmalar ile karşılaşan
kişinin tepkileri, yetişkinlikte tek bir travma ile karşılaşan kişiden farklı
olur. Çocuk travmatik yaşantının üstesinden gelmeye çalışırken dissosiyasyon ortaya çıkar. Dissosiyasyona
yatkınlık çocuklukta daha fazla iken, zamanla azalır. Travmatik yaşantı tekrarlanıyorsa,
ağırsa ve özellikle sevgi gereksinimi duyduğu aile bireyleri buna neden
oluyorsa dissosiyasyon bir savunma
olarak yerleşir. Çocuk şiddetin neden olduğu ruhsal bunalımla baş edebilmek
için alter kişilikler geliştirir ve zaman içerisinde bu alter kişilikler, kendi
kişiliği yerine geçebilir. Cinsel şiddete, işkenceye maruz kalmış ve sürekli
şiddet görmüş çocuklarda bu şekilde Dissosiyatif
Kimlik Bozukluğu görülür. Şiddetin fiziksel sonuçlarının yanında, yukarıdaki
gibi psikolojik sonuçları da vardır ve şiddet gören kişi muhakkak yardım
almalıdır. Şiddete maruz kalan kadın ve
çocuklar Aile, Kadın, Çocuk ve Özürlü Sosyal Hizmet Danışma Hattı Alo 183, ALO
155 Polis İmdat, ALO 156 Jandarma İmdat,112 ACİL, 0212 656 96 96 Aile İçi
Şiddet Acil Yardım Hattını arayabilirler. Psk.
Ekin Cansın Sofracıoğlu 05327904368 |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
TERAPİ, DANIŞAN ve TERAPİST - 21/12/2019 |
Terapist, danışanın kendi özelliklerini ve hayatıyla ilgili detayları fark etmesine yardımcı olur. Kılavuz kaptan gibidir. Gemiyi yine danışan kullanır, nihayetinde kendi gemisidir, kaptanı kendisidir. |
UÇUŞ KORKUSU (Aviofobi) ile BAŞETMEK - 09/12/2019 |
Sadece 4.5 milyonda bir kaza riski olan uçak yolculuğundan korkabilmemizin nedeni aslında karada yaşamaya alışık olmamızdan kaynaklanıyor. Uçmak için evrimleşmedik ve uçarken bunu bir yabancı gibi deneyimliyoruz. |
Ergenlik Psikolojisi - 02/12/2019 |
Doğduğundan beri ebeveyn yönetimi ve etkisi altında olan, hatta anne-babasına hayranlık duyan birey, ergenlikle birlikte başkaldırmaya ve ailesiyle çatışmaya başlar. Ailedense çevre ve arkadaşlarının onayı birey için daha fazla önem taşımaya başlar. |
ÖFKEYİ TANIMAK ve KONTROL ETMEK - 02/12/2019 |
Öfke duygusunun ortaya çıkışı, doyurulamamış istekler ve karşılanamamış beklentilerden kaynaklanır. Yetersizlik, korku, kaygı, anlaşılamama ve yalnızlık gibi duyguların anlaşılması, paylaşılması ve doyurulması gerekir. |